DUÂ-İ TERCÜMÂN-İ iSM-İ AZAM

Sübhâneke yâ ALLAH , teâleyte yâ RAHMÂN,

ecirnâ mine'n-nari bi afvike yâ RAHMÂN

Sübhâneke yâ RAHİM , teâleyte yâ KERİM,

ecirnâ mine'n-nari bi afvike yâ RAHMÂN

Sübhâneke yâ HAMİD , teâleyte yâ HAKİM,

ecirnâ mine'n-nari bi afvike yâ RAHMÂN

Sübhâneke yâ MECİD , teâleyte yâ MELİK,

ecirnâ mine'n-nari bi afvike yâ RAHMÂN

Sübhâneke yâ GUDDUS , teâleyte yâ SELAM,

ecirnâ mine'n-nari bi afvike yâ RAHMÂN

Sübhâneke yâ MÜ'MİN , teâleyte yâ MÜHEYMİN,

ecirnâ mine'n-nari bi afvike yâ RAHMÂN

Sübhâneke yâ AZİZ , teâleyte yâ CEBBAR,

ecirnâ mine'n-nari bi afvike yâ RAHMÂN

Sübhâneke yâ MÜTEKEBBİR , teâleyte yâ HALIG,

ecirnâ mine'n-nari bi afvike yâ RAHMÂN

Sübhâneke yâ EVVEL , teâleyte yâ ÂHİR,

ecirnâ mine'n-nari bi afvike yâ RAHMÂN

Sübhâneke yâ ZÂHİR , teâleyte yâ BÂTIN,

ecirnâ mine'n-nari bi afvike yâ RAHMÂN

Sübhâneke yâ BÂRİ , teâleyte yâ MUSAVVİR,

ecirnâ mine'n-nari bi afvike yâ RAHMÂN

Sübhâneke yâ TEVVÂB , teâleyte yâ VEHHÂB,

ecirnâ mine'n-nari bi afvike yâ RAHMÂN

Sübhâneke yâ BÂİS , teâleyte yâ VÂRİS,

ecirnâ mine'n-nari bi afvike yâ RAHMÂN

Sübhâneke yâ GADİM , teâleyte yâ MUGİM,

ecirnâ mine'n-nari bi afvike yâ RAHMÂN

Sübhâneke yâ FERD , teâleyte yâ VİTR,

ecirnâ mine'n-nari bi afvike yâ RAHMÂN

Sübhâneke yâ NÛR , teâleyte yâ SETTAR,

ecirnâ mine'n-nari bi afvike yâ RAHMÂN

Sübhâneke yâ CELİL , teâleyte yâ CEMİL,

ecirnâ mine'n-nari bi afvike yâ RAHMÂN

Sübhâneke yâ GÂHİR , teâleyte yâ GÂDİR,

ecirnâ mine'n-nari bi afvike yâ RAHMÂN

Sübhâneke yâ MELİK , teâleyte yâ MUGTEDİR,

ecirnâ mine'n-nari bi afvike yâ RAHMÂN

Sübhâneke yâ ALİM , teâleyte yâ ALLÂM,

ecirnâ mine'n-nari bi afvike yâ RAHMÂN

Sübhâneke yâ AZİM , teâleyte yâ ĞAFUR,

ecirnâ mine'n-nari bi afvike yâ RAHMÂN

Sübhâneke yâ HALİM , teâleyte yâ VEDÛD,

ecirnâ mine'n-nari bi afvike yâ RAHMÂN

Sübhâneke yâ ŞEHİD , teâleyte yâ ŞEKUR,

ecirnâ mine'n-nari bi afvike yâ RAHMÂN

Sübhâneke yâ KEBİR , teâleyte yâ MÜTEAL,

ecirnâ mine'n-nari bi afvike yâ RAHMÂN

Sübhâneke yâ NUR , teâleyte yâ LÂTİF,

ecirnâ mine'n-nari bi afvike yâ RAHMÂN

Sübhâneke yâ SEMİ , teâleyte yâ KEFİL,

ecirnâ mine'n-nari bi afvike yâ RAHMÂN

Sübhâneke yâ KARİB , teâleyte yâ BASİR,

ecirnâ mine'n-nari bi afvike yâ RAHMÂN

Sübhâneke yâ HAKK , teâleyte yâ MÜBÎN,

ecirnâ mine'n-nari bi afvike yâ RAHMÂN

Sübhâneke yâ RAÛF , teâleyte yâ RAHİM,

ecirnâ mine'n-nari bi afvike yâ RAHMÂN

Sübhâneke yâ TÂHİR , teâleyte yâ MUTAHHİR,

ecirnâ mine'n-nari bi afvike yâ RAHMÂN

Sübhâneke yâ MÜCEMMİL , teâleyte yâ MUFADDİL,

ecirnâ mine'n-nari bi afvike yâ RAHMÂN

Sübhâneke yâ MUZHİR , teâleyte yâ MÜN'İM,

ecirnâ mine'n-nari bi afvike yâ RAHMÂN

Sübhâneke yâ DEYYAN , teâleyte yâ SULTÂN,

ecirnâ mine'n-nari bi afvike yâ RAHMÂN

Sübhâneke yâ HANNÂN , teâleyte yâ MENNÂN,

ecirnâ mine'n-nari bi afvike yâ RAHMÂN

Sübhâneke yâ EHAD , teâleyte yâ SAMED,

ecirnâ mine'n-nari bi afvike yâ RAHMÂN

Sübhâneke yâ HAYY , teâleyte yâ KAYYUM,

ecirnâ mine'n-nari bi afvike yâ RAHMÂN

Sübhâneke yâ ADL , teâleyte yâ HAKEM,

ecirnâ mine'n-nari bi afvike yâ RAHMÂN

Sübhâneke yâ FERD , teâleyte yâ KUDDUS,

ecirnâ mine'n-nari bi afvike yâ RAHMÂN

    Allahım sana layık kul ,
 sevgili peygamberimize layık ümmet 
olabilmek için bize yardım eyle.

                      ---------------------------------------------------------------

   
Euzubillahimineşşeytanirracimbismillahirrahmanirrahim.

   İnnallahe vemelaiketehu yusallune alennebiyyi
 yaeyyühellezine amenu sallu aleyhi ve sellimu teslima.

Manası : Şu bir gerçekki , Allah ve melekleri, o
 peygambere destek verirler /onu arındırırlar.
 Ey inananlar ! Siz de 
ona destek olun /onun şanını yüceltin ve ona içtenlikle
 
selam verin. Ahzab/56

 

Esselâtu vesselâmu aleyke yâ Rasulallah,

Esselâtu vesselâmu aleyke yâ Habiballah,

Esselâtu vesselâmu aleyke yâ Nebiyallah,

Esselâtu vesselâmu aleyke yâ Halilallah.

Esselâtu vesselâmu aleyke yâ Safiyallah,

Esselâtu vesselâmu aleyke yâ Veliyallah,

Esselâtu vesselâmu aleyke yâ Hayrahalgıllah,

Esselâtu vesselâmu aleyke yâ Nuraarşillah,

Esselâtu vesselâmu aleyke yâ Eminevahyillah,

Esselâtu vesselâmu aleyke yâ Menzeyyenehullah,

Esselâtu vesselâmu aleyke yâ Menşerrefehullah,

Esselâtu vesselâmu aleyke yâ Menkerremehullah,

Esselâtu vesselâmu aleyke yâ Azzemehullah,

Esselâtu vesselâmu aleyke yâ Allemehullah,

Esselâtu vesselâmu aleyke yâ Sellemehullah,

Esselâtu vesselâmu aleyke yâ Menihterahullah,

Esselâtu vesselâmu aleyke yâ Şafialmüznibin,

Esselâtu vesselâmu aleyke yâ Hatemennebiyyen,

Esselâtu vesselâmu aleyke yâ Rahmetellilalemin,

Esselâtu vesselâmu aleyke yâ İmamelmüttegin,

Esselâtu vesselâmu aleyke yâ Rasulerabbelalemin,

   Yarabbi bağışla bizim günahlarımızı , affet
 işlerimizdeki taşkınlıklarımızı , sağlam bastır 
ayaklarımızı ve yardım et bize küfre sapan topluluğa karşı,

 

ESMAÜL-HÜSNA 'NIN ANLAMLARI

 

ALLAH : Yaratan , yapıp eden , ezeli ebedi olan , varlığında başkasına muhtaç olmayan eşsiz ortaksız kudret.

RAHMAN : Rahmeti sonsuz olan .Kendisine inanan inanmayan herkese rahmet ve merhametinin tüm nimetlerini ayrım yapmadan sunan.

RAHİM : Rahmet ve merhameti sınırsız olan. Dünya hayatını buyruklarına uygun biçimde yaşayanlara ölüm sonrasında özel nimetler sunan.

KERİM : Lütfu hep işleyen cömert.

HAMİD : Her türlü övgünün sahibi ve muhatabı olan . Dilediğini dilediği şekilde öven.

HAKİM : Tüm hikmetlerin kaynağı . her yaptığında mutlaka bir hikmet bulunan.

MECİD : Cömert ve ululuk kaynağı , cömert ve ulu.

MELİK : Güç , saltanat ve yönetimin en yüce sahibi.

KUDDÜS : Tüm kutsallıkların kutsadığı, tüm varlıkların tesbih edip yücelttiği , tüm noksanlıklardan arınmış, tüm yüceliklerle donanmış olan.

SELAM : Esenlik , barış ve mutluluğun kaynağı, esenlik barış ve mutluluğun nasıl sağlanacağını gösteren.

MÜMİN : İnanan , güvenen insana birtakım emanetler bırakan. Güven ve iman sunan. Kendisine iman edenlerle yakın ilişkiler içinde olan.

MÜHEYMİN : Hükmü altında tutan . Yarattıklarının kendisi tarafından belirlenen ölçülere uygunluğunu denetleyen.

AZİZ : Kudret ve onur'un kaynağı ve sahibi . Çok güçlü, çok onurlu.

CEBBAR : Yapılmasına karar verdiği şeyi dilediğinde zorla yaptıran.

MÜTEKEBBİR : Ululuk ve yüceliğin kaynağı olan, kibre ve böbürlenmeye sapanları hizaya getiren.

HALIK : Yaratan, var eden.

EVVEL : İlk. Başlangıcına zaman belirlemek söz konusu olmayan .

AHİR : Sonu olmayan

ZAHİR : Herşeyde tecelli eden . Tüm yarattıklarında kendisinden görünebilir izler işaretler bulunan .

BATIN : Gözle görünmeyen herşeyde kendinden birgüç bulunan.

BARİ : Var olan , varoluşu kotarıp yöneten .

MUSAVVİR : Şekil renk ve desen veren , görünüş kazandıran , görünüşü ahenkli kılan.

TEVVAB : Tevbeleri çok kabul eden , tövbe nasip eden .Kendisine yönelenlerin bu yönelişlerini karşılıksız bırakmayan.

VAHHAB : Bağışı sınırsız olan . Sürekli ve sınırsız bir biçimde sürekli bağışta bulunan.

BAİS : Ölüleri diriltip kabirlerinden çıkaran.

VARİS : Bütün mülk ve saltanatlkarın sonunda kendisine teslim edildiği kudret .Dilediğini dilediğine mirasçı kılan .Barışseverleri mülk ve yönetime sahip kılmayı esas alan

KADİM : Önceden yapan , önceden bildiren.

MUKİM : Herşeyi ayakta tutan.

FERD : Tek, hiçbir eşi ve benzeri bulunmayan.

VİTR : Zat sıfat ve fiilerinde eşi olmayan.

NUR : Işık .Işığın aydınlığın , yol gösterişin erdirişin kaynağı ve yöneticisi olan .

SETTAR : Bütün ayıpları örten.

CELİL : Yücelik ve ululuk sahibi.

CEMİL : Gerçek güzellik sahibi.

GÂHİR : Yarattıkları üzerinde hüküm ve egemenlik kuran

GÂDİR : Kudretin kaynağı ve sahibi.

MELİK : Güç saltanat ve yönetimin en yüce sahibi.

MUGTEDİR : Gücünü kendisi tarafından belirlenen ölçüler ve planlar dahilinde görünür hale getiren. Gücünden yarattıklarına belirli ölçülerde nasip veren

ALİM : Herşeyi bilen , bilgi bakımından eşi ve benzeri olmayan.

ALLAM : Herşeyi çok iyi bilen , çok iyi öğreten.

AZİM : Ululuğun kaynağı ve sahibi , çok yüce.

ĞAFUR : Sürekli bir biçimde günahları affeden .

HALİM : Davranışlarında yumuşak ve şefkatli.Sertlik ve katılıktan uzak.

VEDUD : Sevginin kaynağı olan Seven, sevdiren , sevme sevilme ilişkisini kotaran. Tüm sevgilerin en son ve en yüce gayesi olan.

ŞEHİD : En yüce tanık. Herşeyi görüp gözetleyen. İnsana görüp gözetleme tanıklık etme gücünü veren.

ŞEKUR : Az iyiliğe çok mükâfât veren; kendi rızası için yapılan iyilikleri fazlasıyla mükâfâtlandıran demektir.

KEBİR : Tüm büyüklük ölçülerinin kavramayacağı şekilde büyük olan

MÜTEAL : Aşkın , yüce .Akıl ve bakış ölçülerinin ulaşamayacağı boyutlarda büyük olan.

NUR : Işık, ışığın aydınlığın yol gösterişin erdirişin kaynağı ve yöneticisi olan.

LATİF : Gözle görülmeyen , lütfu ve bağışı çok olan.

SEMİ : En iyi şekilde işitip duyan , herşeyi işitip duyan.

KEFİL : Kullarının gücünü aşan işlerini üzerine alan .

KARİB : Çok yakında olan . Kullarına şah damarlarından daha yakın olan.

BASİR : Görme gücünün kaynağı , en iyi şekilde gören, herşeyi bilen.

HAKK : Gerçeğin kaynağı ve belirleyicisi.Her yaptığı ve emri gerçeğe en uygun olan . Hakkın ve hukukun kaynağı ve belirleyicisi.

MÜBİN : Kullarına gerekli olan herşeyi açıklayan , beyan ve izah eden , dilediğine doğru yolu gösteren.

RAUF : Acıma , şefkat ve esirgemesi sınırsız olan.

RAHİM : Rahmeti ve merhameti sınırsız olan. Dünya hayatını buyruklarına uygun biçimde yaşayanlara ölüm sonrasında özel nimetler sunan.

TAHİR :

MUTAHHİR : Temizleyen, şirkten kötülükten manevi kirlerden temizleyen.

MÜCEMMİL : Herşeyi münasip şekilde güzelleştiren.

MUFADDİL : İstediğini istediğine üstün kılan.

MUZHİR : İzhar eden, açığa çıkaran, beyan eden.

MÜN'İM : Gerçek nimet veren , yediren içiren,

DEYYAN : Kullarının hiçbir amelini zayi etmeden karşılık veren.

SULTAN : Gerçek saltanat sahibi.

HANNAN : Sonsuz merhamet sahibi,

MENNAN : Hakiki iyilik ve ihsan sahibi.

EHAD : Zatında varlığında tek olan.

SAMED : Tüm ihtiyaçların , niyetlerin, övgülerin, yakarışların yöneldiği eşsiz ortaksız kudret.

HAYY : Sürekli diri.Hayatın kaynağı.Kendisi için ölüm sözkonusu edilemeyen.

KAYYUM : Kudretin kaynağı. Kudretiyle herşeyi kıvamında tutan.

ADL : Çok adaletli olan.

HAKEM : Hükmeden hakkı yerine getiren.

FERD : Tek . Hiçbir eşi , benzeri ve dengi bulunmayan.

KUDDUS : Tüm kusallıkların kutsadığı, tüm varlığın tesbih edip yücelttiği, tüm noksanlıklardan arınmış , tüm yüceliklerle donanmış olan.